Ya Tarih Yazacağız Ya Da Tarih Olacağız
- bilgencofficial
- 3 Mar 2023
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 4 Mar 2023
Berk Eskiçırak yazdı,
Bugün gün ortalarına doğru gelirken, Demirel'in zamanında dediği ''Siyasette bazen 24 saat bile uzundur...'' lafını haklı çıkaracak birtakım olaylar meydana geldi. Haklılık ve ihanet tartışmaları devam ederken biz de durumun geçmişiyle bir özetinin yapılmasını uygun gördük ve bu yazımızda derledik.
2019 yerel seçimleri sonrasında Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylık çalışmalarına destek olan en önemli adım 23 Mayıs 2021'de oldu. Jahrein'in yayınında gençlerin karşısına çıkan Kılıçdaroğlu, siyasetçilerle gençler arasındaki ilk düzgün temasları sağlayarak kendine artı puan yazdırmayı başardı. Bu yayın sayesinde büyük bir ivme yakalayan Kılıçdaroğlu, adımlarına hız kesmeden devam etti...

Bu dönemde başlayan ''128 Milyar Dolar Nerede?'' kampanyası da muhalefetin iktidara karşı başlattığı önemli bir hareket olarak kendini gösterdi. Sedat Peker tarafından yayınlanan videoların ve kampanyaların da etkileriyle iyi bir çizgide ilerleyen muhalefet, daha sonrasında Altılı Masa isimli bir platform kurarak yeni bir projeye imza attı. Seçim sonrası sistemi belirlemek, ortak yol haritası ve politika çizmeyi amaçlayan Altılı Masa ise gereken pozitif tepkiyi yeterince toplayamadı. Ayrıca yapılan 'Hellaleşme' çağrıları da halkta kimi zaman tepkiye sebep oldu.

İlerleyen dönemde yapılan anketler ve seçimin yaklaşmasıyla birlikte muhalefetin üç potansiyel adayı belirgin bir şekilde görünmeye başladı. ANAP kökenli İBB başkanı Ekrem İmamoğlu, Ülkücü kökenli ABB başkanı Mansur Yavaş ve sol görüşlü bir bürokrat olan CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. Bunlardan 2022 anketlerine göre Erdoğan'a karşı en fazla farkla kazanan kişi Mansur Yavaş iken, sonrasında İmamoğlu ve en az farkla neredeyse eşit ve bazen daha az oya sahip olansa Kemal Kılıçdaroğlu'ydu.
Bu durum böyle gittikçe 'Mansurcu', 'Ekremci' ve 'Kemalci' olarak bilinen üç farklı grup, kendi istedikleri kişinin aday olması için çalışmalara başladı. Aynı zamanda çeşitli troll grupları da sahte haberleri yayma yoluyla spekülasyonlara imza attı.
2008'deki AKP Dönemi'ne geçmeyi hedefleyen ve eski AKP gibi olunması gerektiğini destekleyen 'Yetmez Ama Evetçi' gruba yakın kimseler, Kılıçdaroğlu'nun etrafını sardı. Eren Erdem ve Kemal Özkiraz gibi farklı emelleri olan şahıslar, Kılıçdaroğlu'nun aday olması için halkın ciddi tepkisine rağmen propaganda faaliyetlerinde bulundular ve hatta bu duruma karşı kimseleri tehdit ettiler.

Bunlardan en önemlisi ve belki de en korkuncu Erlik, Jahrein ve Cavs Karahanlı'nın olduğu bir Twitter Space yayınında Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığının istenmemesi üzerine Cavs Karahanlı'nın hesabının Eren Erdem tarafından ifşa edilmesi ile başlayan süreçti.
İfşa sonrasında ellerinde 'Ulusalcıların Listesi' olduğunu iddia eden Eren Erdem, eleştirildi ve çok tepki topladı. Buna karşılık olaraksa karşı tarafı troll olmakla veya AKP'li olmakla itham etti.
Sonrasındaysa bazı muhalefet bağlantılı insanlar, kendileriyle aynı görüşe sahip olmadığı ve objektif olduğundan Erlik'in susturulması için PKK'lılarla anlaşmaya çalıştılar. Erlik ise 'Zort' başlıklı videosuyla bu şahısların emellerini açığa vurdu.
Videoya şu linkten ulaşabilirsiniz.

Bu videodan sonra Kılıçdaroğlu'nu aday yapmak isteyen ve bu doğrultuda halkın tepkilerini baskılamaya çalışan bazı kimselerin hedefi olan Erlik, Jahrein ve Cavs Karahanlı; her şeye rağmen gençlerin sesi oldu.
İleriki dönemde iktidara değil kendine karşı oynamaya başlayan Kılıçdaroğlu, birçok yanlış karara da imza attı. Türbanın tekrar mesele edilmesi, hellaleşmek için Demirtaş'ın serbest bırakılacağının ekonomik krize tepki gösterenlere karşı söylenmesi, Sedat Peker videolarının üzerine gidilmemesi, mülteci krizine geç tepki verilmesi ve daha fazlası.

Ancak bunlardan da öte ve dehşet verici olan olay ise 3 Ocak 2023'te gerçekleşti. Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Nuşirevan Elçi verdiği bir röportajda skandal sözler söyledi. "Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diyoruz adı özerklik veya başka türlü de konulabilir. Tüm yetki ve imkanların tek bir yerde toplanması başından beri yanlış. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması gerekli" diyen Elçi'nin, rö0portaj verilirken salonda bulunan Türkiye Cumhuriyeti Devleti bayraklarını da salondan çıkarttırması tepki topladı.

4 Şubat 2023'te meydana gelen başka bir korkunç olaysa, CHP Gençlik Festivali'nde Kılıçdaroğlu gençleri dinliyoruz mesajı vermeye çalışırken ''Kılıçdaroğlu aday olma!'' diyen bir gencin ağzının ve yüzünün kapatılarak gençlik kolları üyelerince susturulmaya çalışılması ve internetten ifşa edilmesi ile gerçekleşti.
Bu sırada CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik, "Birilerinin eline pankart tutuşturup, genel merkeze gönderenler fazla şaşırmasın, sabrımızı taşırmasınlar. CHP gençliği yüzbinlerle ölçülmez! Buradayız, Genel Başkanımızın yanındayız!" diyerek zulüm gören gencin yanında olan insanları tehdit etti. Bunun üzerineyse sosyal medya üzerinden ciddi tepki gördü. Sonrasında gencin Kılıçdaroğlu ile görüşmesi ve gençten özür dilenmesiyle konu kapatıldı.

Tüm bu tabloya baktığımızda ise Kılıçdaroğlu'nun adaylığını kendi çıkarlarına uyduğundan isteyen bir grup ve seçimi kazanma ihtimali yüksek kişilerin aday olmasını isteyen gençler var. Bu doğrultuda Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu'nun adaylığını isteyen İYİ Parti lideri Meral Akşener, 2 Mart'ta aday belirlemek için toplanan Altılı Masa'dan 3 Mart'ta ayrıldığını basına açıkladı.
''Dün ortak adayın kim olacağını tartıştık. 5 siyasi parti tek ismi dile getirerek Kılıçdaroğlu'nun adaylığı görüşünü beyan etti. Biz 3 yılı aşkın sokaklarda sıklıkla duyduğumuz, tüm anketlerde de uzun süredir Sayın Erdoğan'a karşı açık ara kazanan iki isim konusunda görüşümüzü beyan ettik. Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu'ydu. Anladık ki küçük hesaplar 85 milyonun kazandığı kutlu bir zafere tercih etmiştir. Şahsi hırslar Türkiye'ye tercih edildi. Üzülerek söylüyorum ki altılı masa, millet iradesinin kararlarını yansıtma vasfını kaybetmiştir. Bu masa ortak akıl platformu olmaktan çıkmış. Alternatiflerin kara listeye alındığı bir noter masasına dönüşmüştür.'' diyen Akşener, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nu göreve davet ettiğini de bildirdi.

Şu anda ise Mansur Yavaş'tan gelecek cevap beklenirken iki siyasetçi: Ümit Özdağ ve Muharrem İnce, değinmeye değer aksiyonlar aldılar.
''Nerede kalmıştık?'' diyerek İYİ Parti'ye ittifak mesajı verme ihtimali olan bir tweet atan Muharrem İnce İYİ Parti'ye dolaylı desteğini belirtirken, Mansur Yavaş'ı adaylığa doğru itmek isteyen Ümit Özdağ 5 Mart Pazar günü Ankara'da ABB Belediye Binası önünde miting yapmak için tüm vatandaşları davet etti.
Tüm bu olaylardan sonra tüm oklar şu anda Yavaş'a çevrili. Bu önemli görevi kabul edip etmeyeceği merak edilirken bizim aklımıza Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün şu sözü geliyor: "Çalışmaktan; gayret sarfından, bir cezadan, bir sıkıntıdan, bir fenalıktan kaçar gibi kaçınmak, çok kötü ve tedbirsizce bir harekettir."
Comments